Organik tekstil ürünü nedir? Türkiye’de organik tekstil ürünleri konusunda tüketici bilinci oluştu mu? organik tekstil ürünlerine talep var mı ya da tüketici davranışları nasıl? Tüketici davranışları tekstil ve konfeksiyon sektöründe faaliyet gösteren işletmelerin organik tekstil üretimini etkiliyor mu?
Bu ve benzeri sorulara cevap verebilmek için 2018 yılında Kocaeli Üniversitesi bünyesinde yapılan organik tekstil ürünlerine yönelik tüketici tutumlarının incelenmesi araştırmasını inceledik.
Modaya yön veren çok uluslu markalar uzun bir süredir organik hammaddeler kullanılarak üretilen tekstil ürünlerinin hayatımıza daha fazla girmesi için çalışmalar yürütüyorlar. Ancak organik tekstil ürünlerine talebin artması, bilinçli tüketicilerin oluşturulması kadar ekonomik etkenlerinde önemi fazla. İnsan ve çevre sağlığına zarar vermeyen, sosyal sorumluluk bilinciyle üretilmiş organik tekstil ürünlerini satın alma ve kullanma eğilimde olan bilinçli tüketicilerin sayısı artış eğiliminde olsa da yoğun rekabetin yaşandığı sektörde işletmeler organik ürünün maliyet dezavantajıyla, ekonomik ürün ile kaliteli ürün satış oranlarının artırılması arasındaki dengeyi gözetmek ve stratejiler üretmek zorundalar.
Tekstil ürünleri gıda ürünlerinden sonra insan bedeni ile en yakın temasta bulunan ürün grubudur. Hammaddeden mamül haline gelinceye kadar tekstil ürünlerine çeşitli işlemler uygulanmakta ve bu işlemler sırasında çok çeşitli boyarmadde ve kimyasal maddeler kullanılmaktadır. Bu nedenle tekstil ürünleri kullanım sırasında tüketicilere deri teması, solunum ve sindirim yoluyla zarar vermemelidir. İlave olarak tekstil sektörü üretim sürecinde su, hava, kimyasal madde ve enerjiyi yüksek seviyede tüketen sektörlerden biridir. Tekstil ürünlerinin üretiminde çevre sağlığına zarar verecek hammadde, boyarmadde ve kimyasal maddelerin kullanılmaması da son derece önemlidir. Organik tekstil ürünlerini en çok talep eden ülkeler başta ABD, İsviçre, Almanya, İngiltere, Fransa ve Japonya olmak üzere gelir düzeyi yüksek, insan ve çevre sağlığı konusunda bilinçli tüketicilerin bulunduğu gelişmiş ülkelerdir. Türkiye, organik üretim için gerekli tüm şartlara sahiptir. Son derece elverişli tarımsal arazilere ve bu ürünleri işleyebilecek sanayiye sahip ender ülkelerden biridir.
Tüketicilerin satın alma kararı vermelerinde ürünün temel özelliklerin ötesinde ilave bir özelliğinin olması gerekmektedir. Modaya uygun olması, farklı tasarımı, ambalajı, vb. bir ürünü diğer ürünlerden ayırmakta ve tüketicilerin ilgisini çekebilmektedir. Bununla birlikte tüketicilerin ürünlere yönelik satın alma kararlarını doğrudan etkilemektedir. Tüketicilerin kişilik özellikleri, deneyimleri, yakın çevresindeki kişilerin görüşleri, kitle iletişim araçları vb. tutumlarının oluşmasında etkili olmaktadır. Pazarlama yöneticileri geliştirdikleri stratejilerle kendi ürünlerine karşı tüketicilerin olumlu tutum geliştirmelerini ve böylece tüketicileri kendi ürünlerini satın almaya yönlendirmeyi istemektedirler. Ürün özelliklerine dair olumlu görüşler tüketicilerin o ürünü satın almalarını ve hatta aile bireyleri, yakın arkadaş vb. çevresindeki kişileri de o ürünü satın almaya teşvik etmelerini sağlayabilir.
Tüketicilerin beklentilerini karşılayacak şekilde ürünün özelliklerini değiştirmek ya da ürüne yeni özellikler ilave etmek bu stratejilerden biridir. Kafeinsiz kahveler, kalorisiz gıda ürünleri, organik tekstil ürünleri bu yaklaşıma paralel olarak geliştirilmiş ürünlere örnek verilebilir. Dolayısıyla tüketicilerin satın aldıkları ve kullandıkları ürünler ile fizyolojik ihtiyaçlarını karşılamalarının ötesinde psikolojik ve sosyal ihtiyaçlarını da karşıladıklarını ifade etmek gerek. Başka bir ifade ile tüketicilerin satın alıp kullandıkları ürünler kendilerini ifade etmelerinde ve sosyal hayattaki statülerini belirlemelerinde bir iletişim aracı olarak anlam kazanmaktadır. Gençler üzerinde yapılan bir araştırma, çevreci gençlerin organik giysiler satın aldıkları ve bu giysilerin onların farklı bir öz-kimlik kazanmalarına katkı sağladığını düşündüklerini ortaya çıkarmıştır. Organik tekstil ürünlerini tercih eden tüketiciler de bu ürünleri kullanarak insan ve çevre sağlığı ile ilgili konularda duyarlı ve bilinçli oldukları mesajını vermek ve böylece çevresindeki diğer insanları da bu ürünleri kullanmaları yönünde etkilemek isteyebilirler.
Tekstil ürünü; “tekstil hammaddelerinin herhangi bir üretim aşamasından geçmiş durumu” dur. Organik tekstil ürünleri ise; “yetkili kuruluşlar tarafından sertifikalandırılmış organik elyaf kullanılarak ve tüm işlem basamaklarında organik standartlar gözetilerek üretilen ve sertifikalandırılan ürünler”dir.
Organik tekstil ürünleri ile ilgili verilen tanımda da görüldüğü gibi; bir tekstil ürünün organik olarak ifade edilebilmesi için belli standartlara göre üretilmiş olması gerekmektedir. Tekstil ürünlerinin organik olduğunu sertifikalandırmak için bazı uluslararasıstandartlar bulunmaktadır. Bu standartlardan en çok bilineni, tekstil işletmelerinin uluslararası pazarlarda tek bir sertifikasyon ile ürettikleri organik tekstil ürünlerinin ihracatını yapabildikleri Global Organik Tekstil Standartı (Global Organic Textile Standard-GOTS)’dır.
GOTS’un amacı; tekstil ürünlerinin nihai tüketicilerin güvenebileceği “organik” statüsü kazanabilmeleri için, tekstil ürünlerinin hammaddesi olan tekstil liflerinin elde edilmesinden başlayarak üretimlerinden etiketlenmelerine kadar olan işlemler sırasında yerine getirilmesi gereken zorunlu kriterleri belirlemektir. Tüm organik tekstil ürünlerinin üretimi, etiketlendirilmesi, dağıtımı, ithalatı ve ihracatı GOTS’un kapsamına girmektedir. GOTS’un kriterlerine göre; organik tekstil ürünlerinin insan sağlığı ve çevre sağlığına uygun, sosyal sorumluluk bilinciyle üretilmiş olması gerekmektedir. Bu bağlamda organik tekstil ürünlerinin üretiminde insan ve çevre sağlına zarar verebilecek lif, iplik, kumaş, aksesuar, kimyasal madde, boyarmadde vb. kullanılamaz. İlave olarak sosyal sorumluluk kapsamında çocuk işçi çalıştırmamak, çalışma saatleri ve koşullarının yasalara uygun olması, sigortasız ve kayıtdışı işçi çalıştırmamak gerekmektedir. GOTS %70’ten daha fazla organik elyaf içeren tekstil ürünleri için geçerlidir. Bu standarda göre; bir tekstil ürününe organik elyaf oranı %95 veya daha yüksekse “organik” etiketi verilir. Bununla birlikte bir tekstil ürünü, sertifikalı organik elyaf oranı %70 ve daha yüksekse ancak %95'ten az ise “%X organik malzeme ile yapılmış” etiketi alabilmektedir. Daha düşük oranda organik elyaf içeren tekstil ürünleri için Organic Exchange (OE)’in, OE Harmanlanmış Standardı kullanılmaktadır. Bu standarda uygun üretilen bir tekstil ürünü “%X organik yetiştirilmiş pamuktan imal edilmiştir” etiketi alabilmektedir.
Yapılan araştırmaya göre organik ürün satın alma davranışları hakkında bazı sorular sorulmuş ve cevaplar aşağıdaki tabloda ayrıntılı incelenmiştir.
Tablo: Organik Ürün Satın Alma Davranışlarına Yönelik Bulgular
Anket çalışması, %84,2’si (368 kişi) kadın ve %15,8’i (69 kişi) erkek olmak üzere toplam 437 katılımcı ile yapılmıştır. Söz konusu tutum faktörlerinin içerisinde en önemli faktör olarak %93,7 oranla “insan sağlığı” ortaya çıkmaktadır. Bu faktörü sırasıyla %86,3 oranla “sosyal sorumluluk ve güvenilirlik”, %84,4 oranla “çevre sağlığı”, %76 oranla “değer” ve %75,3 oranla “ürün özellikleri” faktörleri takip etmektedir.
Kadın katılımcılar erkeklere göre organik tekstil ürünlerinde “insan sağlığı” ve “ürün özellikleri” faktörlerini daha fazla önemsemektedirler. Evli olan katılımcılar bekâr olanlara göre organik tekstil ürünlerinin “insan sağlığı” ve “değer” faktörlerine daha fazla önem vermektedirler. Eğitim seviyelerine göre katılımcıların organik tekstil ürünlerine yönelik tutumu değerlendirildiğinde; lisans mezunu kişilerin ilköğretim ve lise mezunlarına göre “insan sağlığı”nı daha fazla önemsedikleri söylenebilir.
Organik tekstil ürünlerine talepler sonuç olarak;
Kaynak: Kocaeli Üniversitesi Tekstil Programı Araştırması, İTKİB
Arzu AZİZAĞAOĞLU, Barış AKSU
Levent Cad. Sülün Sok. No: 34 1. Levent, Istanbul
Tel : +90 212 283 3860/ 9 Hat