Koronavirüs salgınının küresel ölçekte olumsuz sonuçlarını başlıklar halinde incelersek
Dünya genelinde toplam vaka sayısı (Mayıs 2021) 170 milyon, toplam ölüm 3.4milyon, Türkiye'de toplam vaka 5.24 milyon ve 47,405 dir.
Milyonlarca çalışan hükümetlerin sağladığı işsizlik ödeneklerine başvurdu, dünya genelinde işsizlik oranları yüzde 3 ila 15 oranında artış gösterirken uzmanlar pandemi öncesi dönemdeki oranlara dönenin uzun yıllar sürebileceğini söylüyor.
Borsalardaki düşüş, genel olarak tüm ülkelerde borsa düşerken, ilaç sektörü ve sağlık söktörü hisseleri yükseldi. Dünya genelinde %3-4 oranında ekonomik daralma görülürken (1930 ekonomik buhranından sonraki en büyük daralma) toparlanma sürecinde %6 lık büyüme olacağı öngörülüyor.
Covid-19 nedeniyle uygulanan kısıtlamalar perakende satışların ve mağaza trafiğinin görülmemiş düzeylerde düşüşüne neden oldu. Perakende mağazalarındaki müşteri trafiği ülkelere göre yüzde 30 ile 90 arasında değişen oranlarda azaldı.
Yapılan araştırmalar özellikle belli yaşın üzerinde olanların açılma kararlarından sonra bile alışverişe çıkma konusunda endişeli olduğunu gösteriyor. Bu tip kararsızlıkların perakende sektöründe birkaç yıl daha etkisinin sürebileceği öngörülüyor.
Krizin yoğun hissedildiği 2020 Nisan ayında Sanayi Kapasite Kullanım Oranının % 61,6 düzeyine inmesi, sanayi üretiminin % 31,4 oranında düşmesi, hizmetler sektöründe birçok faaliyet alanında alınan tedbirler bağlamında faaliyetlerin yasaklanması, ulaştırma, turizm, lokanta vb. birçok sektör de talebin nerdeyse durma noktasına geldiği değerlendirildiğinde ikinci çeyrekte sonuçlarıyla daha kötü bir tabloya yol açacağıda açıktır.
Yaşanan kriz hem arz hem talep şoku yaratmış olup enflasyona etkisi döviz kuru, petrol, emtia ve ara malı fiyatlarının gelişimi ile belirlenecektir.
Covid-19 krizinin Türkiye ekonomisi üzerindeki bir diğer olumsuz etkisi, vergi gelirlerinin durgunluk yüzünden düşmesine karşılık devlet giderlerinin sosyal harcamaların artış etkisiyle bütçe açığını artırmasıdır.
2019 yılında 123 milyar TL olarak gerçekleşen açığın yılın ilk dört ayında 72,8 milyara ulaşması bunun göstergesidir.
Sonuç olarak pandemiyle birlikte oluşan global krizin Türkiye'ye yansımaları 2018 kriz sürecinde toparlanmaya çalışan ekonomimiz açısından daha olumsuz bir tablo hazırlamaktadır.
Pandemi sonrası toparlanma ise dış borç stokundan doğan döviz ihtiyacı kur baskısı, azalan talep, işsizlik vb sebeplerden dolayı uzun sürecektir. Özellikle cari açığın düşürülememesi, dış borçlar ve döviz ihtiyacı yatırımların önünü kesmekteir, ancak hızlı toparlanma için yapısal reformlar, istihdam ve üretim artışından başka çare yoktur.
Pandemik Etkinin Tekstil Sektörüne Açısından Değerlendirmesi
Türkiye dünyanın en büyük 5. tekstil tedarikçisi konumundadır, 1,5 milyondan fazla kalifiye tektil çalışanı olan Türkiye 2021 hazır giyim sektörü ile birlikte 30milyar dolar ihracat hedeflemektedir.
Türkiye Tekstil Hammaddeleri İhracatçıları Birliği Başkanı Ahmet Özsüz, Türk tekstil endüstrisi, dünya çapında tanınan markalar ve tekstil şirketleriyle kazançlı ortaklıklar kurarak Covid sonrası dönemde temel atmayı umuyor, “Uluslararası ticaretin yakın zamanda canlanması, Türk tekstil firmaları ve yabancı ortaklar arasında işbirliği için muazzam fırsatlar sunuyor”, diyor.
Global olarak bakıldığında dünya çapında giyim ve ev eşyası perakende satışları, artan işsizlik ve azalan harcanabilir gelirlerin bir sonucu olarak Tekstil ve ilgili moda sektöründe yaşanan hızlı düşüş 1. Ve 2. Çeyrekte hammadde tedariği sıkıtınsından kaynaklanan sipariş iptallari getirdi, %60 kapasiteyle çalışan fabrikalar, tekstil makine yatırımın azalmasına yol açtı, büyük ölçüde Çin'in sağladığı tedarik benzeri görülmemiş bir aksama ve kapanma ile karşı karşıya kaldı. Taşımacılığın askıya alınması ve talep modellerindeki değişiklikler gibi daha spesifik faktörlerin yanı sıra yukarıda bahsedilen tüm makro-ekonomik konuların bir kombinasyonu, imalat sanayisine darbe indirdi. Ancak pandemi sonrası gelişme yine en büyük tekstil makine parkuruna sahip olan Çin’in toparlanmasına endeskli. Çin aynı zamanda tekstil makineleri ihracatında %35lik pay ile ilk sırada. Hindistan’ın pandemi sonrası için ciddi tekstil üretim parkurları yatırımları olduğu gözlemlenmektedir, Türkiye’de bazı tekstil üretim faaliyetleri kapanmadan muaf tutulmuş, üretimin devam sağlanmıştır, ancak hem parkur artırımı, hem techizat yatırımı ve istihdam artırıcı yatırımlar ile üretim potansiyelini artırıcı faaliyetlerin gerekliliği açıktır.
Kaynaklar:
bbc.com/turkce/haberler-dunya-53249686
Paraanaliz.com,
oecd.org/coronavirus/en/#data
Hazine Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı, TCMB, TUIK
ITHIB
Google News
Levent Cad. Sülün Sok. No: 34 1. Levent, Istanbul
Tel : +90 212 283 3860/ 9 Hat